Erdoğan ILDIZ    Aydınlık Gazetesi - Makale İletişimİletişim
 
 

 Giriş  Yayınlar Genel Açıklama Sayfası
  Mesleki 
 
  Felsefi
  Hikaye
  Şiir

 Türk Halıcılığının Sorunları ve Çözüm Önerileri
Sayfalar
1 2 3 4 5
6 7

8

9 10
11 12 13 14

15

16 17      

 

 

   

F)  El dokuması yaygılarda işçilikle ilgili fiyat sorunları ve çözüm önerileri : 

 

Bir işi yapan kişi o işten hem maddi hem de manevi bir doyum sağlamak durumundadır. Atılan taş, ürkütülen kurbağaya değmezse o iş yürümez. Dokuyucunun eline geçen işçilik miktarı, en az dokuduğu halıya kullanıldığı ipin boyalı maliyetinin 3 katı olmalıdır. Gaye, hedef, bunu daha yukarı çekmektir. Ancak bunun alt limitini vurgulamak için bir standart getirmek gayesiyle böyle diyoruz. Desenlerde, renklerde, işçilikte sağlanacak cazibelerle bu başarılabilir. Düşük fiyat verildiğinden pek çok yörede üretim durmuş vaziyettedir. Doğru ürün tasarımının yapılamaması, işçilikten tasarrufu zorunlu kılmakta, bu da çalışanı işe karşı soğutmaktadır. İyi tasarımların yapılabilmesi için de dünya piyasalarını kollayan tüccarın yönlendirmelerine kulak vermek şarttır. İşçiliğe verilen fiyatın teğetine oturtturulması için bu zincirin restore edilmesi gerekmektedir.

 

VII.  EL DOKUMASI YAYGILARDA YIKAMA İŞLEMİNİN ÖNEMİ, KONU İLE İLGİLİ SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

 

Konunun önemi : Elde dokunmuş yaygının yıkama işleminden geçirilmesinin bazı haklı nedenleri vardır. Bu yüzden bilinçli tüccar ve tüketiciler yıkanmış halıda ısrar etmektedir. Bu nedenler kısaca şöyle özetlenebilir.

1.    Yünün kalitesinin test edilmesi,

2.    Boyanın kalitesinin test edilmesi,

3.    İşçiliğin kalitesinin test edilmesi ve rötuş yapılmışsa foyanın açığa çıkarılması,

4.    Desenlere berraklık kazandırma,

5.    Yüne parlaklık kazandırma,

6.    Boyayı sabitleştirme,

7.    Renklerin terbiye edilmesi,

8.    Potların düzeltilmesi,

9.    İşçiliğin net olarak görünmesinin sağlanması,

10.          Abraşların ortaya çıkarılması,

 

 

Yıkanmamış yaygıdaki kusurları görmek, işte profösyönel olmayan kişiler için mümkün değildir. Hatta bir çok profösyönel kişi bile bu hataları göremez. Yıkama işlemi yukarıda belirttiğimiz konulara açıklık getirir. Hata yapılmasını önler, tüketiciyi korur, riski toptancı tüccarın sırtına bindirir. Bu riskten dolayı da tüccar dikkatli alım yapmak zorunda kalır. Bu da üreticiyi kaliteli üretim yapmaya zorlar. Şimdi, kısaca yıkama işleminin nasıl yapıldığını görelim.

         Yıkama işlemi, pürümüzle halının sırtındaki fazla tüylerin yakılması işlemiyle başlar. Bu işlem halının evde toz yapmasını önlediği gibi, halıdaki işçiliğin berrakça görünmesini de sağlar. Ayrıca yakma işlemi ile yüne şayet naylon, perlon vs. sentetik katkı maddeleri katılmışsa bu kusurun ortaya çıkarılması sağlanır. Zira yün, alev çekildiğinde söner, erimez. Sentetik maddeler ise alevle yanar, erirler. Yakma işlemini müteakip halı yıkama havuzuna atılıp bol su ve bir takım kimyasal karışımlarla yıkanır. Bu işlem halının yünündeki fazla boyaların akmasını, boyaların sabitleşmesini sağlar. Tüketici daha sonra halısını yıkadığında boyaların bir birine karışması riskinden kurtulmuş olur. Bağırıcı sert renkler alınarak, halıya güzellik kazandırılır. Bu da halının süratli satılmasını temin eder. Yıkama işlemi bitirildikten sonra, santrifüjle halının suyu alınır. Kurutulan halı daha sonra dolaplanır. Dolaplama işlemi ile halıya yumuşaklık, parlaklık kazandırılır ve üstündeki tozların, pisliklerin çıkması sağlanır. Daha sonra tıraş işlemine geçilir. Bu işlem de halının havındaki dengesiz kesimlerin ortadan kalkmasını sağlar.

         Neticede, halı yıkama fabrikaları, güzellik salonları gibi bir işlev görür. Halıdaki üstün değerlerin ortaya çıkarılmasında önemli bir rol oynarlar.

         İyi yıkanmamış bir halının satım şansı çok azdır. Yıkama işleminin önemini belirtmek için, bir halıcılık deyimi ile bu paragrafı kapatalım. “Yıkama, halıyı vezir de, rezil de eder.”

        

A)  El dokuması yaygılarda yıkama işleminde personel ile ilgili sorunlar ve çözüm önerileri :

 

Halı yıkama fabrikalarında işin öğrenilmesi usta çırak ilişkileri yolu ile olmaktadır. Genellikle çok cahil kişilerden oluşan vasıfsız işçiler ustalarının yönlendirilmesinde, pek çok halıyı telef ederek bu işi zaman içinde öğrenip ustalaşırlar. Bir kimya konusu olan yıkama işleminin, kimyanın “K” sını bilmeyen kişiler tarafından yapılması şaşırtıcıdır. Ehliyetsiz bu kişilerin boş yere tükettikleri hammadde, malzeme ve perişan ettikleri halının dolar karşılığı ise korkunç boyutlardadır. Acilen endüstri meslek liselerinde tekstil bölümünde yıkama konusunda derslere yer verilmesinde ülkemiz için büyük yararlar vardır. Kimya olgusunu bilen, kalifiye elemanlar halıcılığımıza güç katacak, yıkamacılığımızın dünyada ünlenmesini sağlayacaktır. Bu ünlenme, alınacak bir takım tedbirlerle, ülkeye, halıcılığımız kadar dövizin yıkama işlemi ile de gelmesini sağlayacaktır.

 

B)  El dokuması yaygılarda yıkama işlemi ile ilgili adres sorunu:

 

Her olayda olduğu gibi yıkama işlemlerinde de hammaddenin nereden, nasıl, kaliteli ve hesaplı temin edileceği ve kaliteli hesaplı işçiliğin kime yaptırılacağı sorunu mevcuttur. Konunun üzerine ilmi bir yaklaşımla bu güne kadar eğil inmediğinden, bu alanda iş görenler neyi, nereden, nasıl, hangi fiyatla temin edeceklerini net olarak bilememektedir. Uzman, ilmi yaklaşıma yatkın kadrolar olmadığından da konuda yeni yöntemler geliştirilmemektedir. Bu işlevin de koordine noktasında Halıcılık Vakfı’nın bulunmasında büyük yarar vardır. Neticede bu işler bir araştırma, geliştirme işi, halkla ilişkiler konusu ve bilgi işlem merkezlerinde konunun toparlanması işidir. En uygun yıkama tiplerinin standartlaştırılması, bu standartlara uygun hammaddenin nerelerden, nasıl temin edileceği, yıkama işleminin nasıl yapılması gerektiğinin standart hale getirilişi, dünyadaki benzer sektörlerin izlenmesi, bir uzmanlık alanıdır. Ancak, Halıcılık Vakfı kendini buna vakfedebilir. Başka kişi ve kuruluşlardan bunu beklemek abestir.

 

C)  El dokuması yaygılarda yıkama işlemi ile ilgili slogan sorunu ve çözüm önerileri:

 

Bazı nostaljik yaklaşımlarla, bir takım kişi ve kuruluşlar, halının yıkanmasına karşı çıkmakta ve sektörde yıkama taraflısı olanlar sahtekarlıkla suçlayarak puan toplamaya çalışmaktadırlar. Tezlerinin çıkış noktası şu görüşe dayanmaktadır : Yıkama işlemi halının ömründen bir şeyler götürmektedir. Kimyasal işlemlerle halı yıpratılmaktadır. Halıya eski süsü vererek müşteri kandırılmaktadır. Bu görüş sahipleri, önyargılı olarak bunları iddia ederken, bazı konuları gözden kaçırmaktadır. Halı toptan piyasalarında kimse, yıkanmış halıyı eski diye satmamaktadır. Buna gerek de yoktur. Konunun tarafları her şeyi açıkça bilmekte, böyle bir konuşma hiçbir zaman gündeme de gelmemektedir. Diğer yandan toptancı tüccar ve ondan halıyı alan perakendeci esnaf ve yurt dışı ithalatçısı, bu işlevin müşteriye hizmet ettiği kanısındadır. Dünyada ekonomik savaşın hızla sürdüğü bir dönemde, diğer ülkelerin halıları yıkama sayesinde şakır şakır yanarken (parlarken), bizim yıkanmamış halılarla bir takım entel saplantılar doğrultusunda hareket etmemiz halıcılığımıza fayda değil zarar vermektedir. Netice Batıda halıyı alan sıradan sokaktaki kişi, evini iyi görünen, iç dekorasyonuna uyan, uyumlu, hesaplı bir yaygı ile dekore etmek istemektedir. Olayın derinine inecek ne zamanı, ne kültürü, ne de maddi durumu müsaittir. Bazı zengin koleksiyoncuların görgüsünü, bilgisini, bu kitleden beklemek saflıktır. Ancak dünyada müşteri potansiyelinin %99’u olan bu kesiti bırakıp, satış teğetimizi,sloganımızı  dünyadaki %1’lik pazara göre ayarlamak ise cinayettir.“Düzgün yıkanmış, hırpalanmamış, uyumlu renk tonlarına düşürülmüş, güzel görünümlü halı” slogan olmalıdır.

            

 

Sayfa 9

 
 
 

1

2 3 4 5 6 7
 

8

9 10 11 12 13 14

15

16 17        


 

© Erdoğan ILDIZ, Her hakkı saklıdır, yazılı izin olmadan çoğaltılamaz ve dağıtılamaz